Hakkı hariç, ben trenin herşeysini severdim ama. Hele Menekşe İstasyonu'nu. Gün doğmadan, manyak kahkahalar atan martıların eşliğinde, gölle denizin birleştiği, "kartpostal gibi" manzaranın kenarından Menekşe İstasyonu'na inmek... Sen bunun klibini çekebilir misin Apo? Neyse, boşver şimdi... Evlerde uyku mahmuru sarı ışıklar, camlarda çaydanlık buharı, radyoda bağlama takımından oyun havaları, yosun kokusu sinmiş rüyalara karışan anne sesleri, "beş dakkacık daha"lar, gidip, birlikte uyuyan treni uyandırırdık. Öbür istasyonların yeri de başkaydı. Florya'dan, bizim liseli, Şelale diye bir kız binerdi, "camdan sarkmayınız" ibaresinin tam da üstünden, sarkıp, Şelale'nin perondaki yerini belirler, vagonuna düşmek için koşuşurduk. Vagon değiştirme operasyonumuzu biletsizliğimize yoran Solcan Hakkı, haybeye peşimize takılırdı. Yeşilköy istasyonu... Biz orda iniyorduk.Sayfa Sayısı: 248Baskı Yılı: 2006Dili: TürkçeYayınevi: İletişim Yayıncılık
İlk Baskı Yılı : 2000
Sayfa Sayısı : 248
Dil : Türkçe